ŞİMDİ GELDİ AĞLAMANIN ZAMANI

1-Metin TopçuGeçtiğimiz günlerde Şişli Rizeliler Derneğinin düzenlediği Geleneksel Pepeçura ve Yöresel Tatlar etkinliğine katıldım.
Dernek başkanı Yahya Yılmaz beyefendi nezaket gösterdi, davet etti beni, sevinerek gittim, İstanbul’da yaşayan hemşerilerimi yakından görme fırsatım oldu…
Etkinlikte yöresel sanatçımız Ayhan Alptekin kendine has folklorik düzenlemelerinden örnekler verdi, duygulandırdı, “Oy dağlarun kara kara dumanı, şimdi geldi ağlamanun zamanı” dedi ya, ağlamanın köşesinden döndüm, düşünmeye başladım…
En başta bir iki sözle bu etkinliği düzenleyen Şişli Rizeliler Dernek başkanı ve arkadaşlarını kutluyorum. Yardımlaşma ve dayanışmanın güzel bir örneğini sergiledi sayın Yahya Yılmaz ve ekip arkadaşları…
Rizelileri bir arada tutma ve geleneklerimizle geleceğe taşıma adına güzel faaliyetler yapıyorlar…
Değerlerimizi yaşıyor, yaşatıyorlar. Pepçuralar harika idi…
Tanıdık yüzleri görmek çok sevindirdi beni. Tülin Karaali hanım efendinin gayretleri takdire şayandı…
Rizemiz 1950 yılından itibaren önemli sayıda göç vermiş bir ildir…
Göçle kırdan kente gelen insanlar, kentte farklı bir yaşam tarzıyla karşılaşmakta ve bu durum insanların kente uyumunda bazı sorunlara neden olmaktadır. Göç edenlerin yapmış olduğu öncelikli tercih onların, yeni gittikleri yerlerde kendilerini yalnız hissetmemeleri, ihtiyaç duyulduğunda kendilerine yardımcı olunacağı inancıyla kentlerde genellikle yöresel dayanışma dernekleri (hemşehri dernekleri) kurulmaktadır. Bu derneklerde bir yandan hemşehriler arasında dayanışma, yardımlaşma, hemşehrilik bilinci geliştirilirken diğer yandan kendilerine ait örf, adet, gelenek ve göreneklerin de devamı sağlanmakta, yeni kuşaklara aktarılmaktadır.
İstanbul’da bulunduğum bir senelik zaman diliminde insanımın buralarda neler yaptığı, nasıl yaşadığı ve nelerle ilgilendiğini araştırmaya çalıştım
Şişli Rizeliler derneğinin yapmış olduğu faaliyeti de bu kapsamda değerlendirdim…
Üsküdar, Beşiktaş, Çekmeköy, Kavacık, Beykoz, Beylerbeyi, Ümraniye, Beyoğlu, Kasımpaşa ve çevresinde bu kapsamda gözlemler yaptım.
Rizeli çok çalışkan… İstanbul’da hiç zaman ezilmediklerini fark ettim… Hemen hemen bütün sahalarda başarı hikayeleri havada uçuyor…İftihar ettim.
Ancak hayret ettiğim bir durumu da yazmadan edemeyeceğim.
Çünkü büyük şaşkınlık yaşadım, hatta inanamadım.
Bir olayı anlatıp yazımını sonlandıracağım.
İstanbul’da doğum büyümüş Rizeli bir hemşerim babasının 1960’larda geldiği köyünde konuşlan şive ile konuşmasına inanamadım.
“Gerçekten siz burada doğmuş burada mı büyümüşsünüz” dedim. “Evet” dedi “hiç memleketime gitmedim”
Şaşılacak bir olay… İstanbul’dan zerre kadar bir iz yok bu insanımızda.
Bunu beklemiyordum açıkçası.
Evet, gelenek,görenek , örf, adet, tamam ama yani dünya kenti İstanbul’dan bir şeyler alması gerekir insanımın.
İnsanım kendi kabuğunu süratle kırmalı, gelenek,görenek , örf, ve adetleri üzerine İstanbul’un güzelliklerini ilave etmelidirler kısa zamanda. Yoksa “şimdi geldi ağlamanın zamanı” türküsü daha çok derinden hissederiz , babalarının doğduğu köyde yaşayanlar çok daha ileri duruma gelir, şaşar kalırız.
Bu örnekleme İstanbul’da yaşayan yüz binlerce hemşerimin belki çok küçük bir bölümünü kapsıyor. Ama benim için çok ilginç bir hadiseydi…
Şişli Rizeliler Dernek Başkanı Sayın Yahya Yılmaz ve arkadaşlarını tekrar tebrik ediyor ve güzel faaliyetlerini sürdürmelerini diliyorum…
Sevgi ve saygılarımla…

HABER BİLGİLERİ
Bu haber 23 Ekim 2016, 21:19 tarihinde Köşe Yazarları, Yazar 1 kategorisinde yayınlandı.
OKUNMA
Bu Haber 407 Kez Okunmuş..
PAYLAŞ
facebook Twitter Frienfeed Twitter Google
YORUM YAZIN
Benzer Haberler
MbTasarıM
MUHLAMA KARADENİZ MUTFAĞI
Yazarlarımız
KARADENİZ VİRA FACEBOOK
Resim Galerisi
PUAN DURUMU