Ateş çemberi tamamlanmak üzere.
İran çemberin son halkası…
Batının can düşmanı rolünü oynayan İran aslında batının katıksız müttefiki.
Rıza Pehlevi 1921 yılında İngilizlerin her istediğini yaparak iktidara el koydu.
Onların desteği ile bir çok dil ve dini yapı o coğrafyadan sildindi, süpürüldü.
Mezalimlerin ardı arkası kesilmedi.
Bütün bu dayatmalara rağmen bugün İran’da Türkçe konuşanların oranı % 40’tır.
Bu yönü ile gelecekte yaşanacak çok büyük çatışmaların merkezidir.
Bugün İran uzak diyarlarda girdiği çatışmaları gelecekte kucağında bulabilir…
O nedenle Suriye’de devam eden mezalim 350-400 bin insan canına mal olurken burada görülen İran parmağı çok daha büyük acıları işaret etmektedir.
İran’ın atomu elde etme çabaları İsrail için değildir.
Batının yetiştirdiği Aytullah’ların ülkesi Iran, bütün eforunu İslam dinini kendi yorumuna esir etme üzerine bina etmiştir.
Bağnaz ve acımasız bir şekilde mezhep savaşlarını tetiklemektedir.
İslamın hoş görüsünden nasibini almayan bu zihniyete Rusya boşuna yardım etmiyor.
İran atom bombası yapacak teknolojiyi batılılardan almıştır.
Ambargolar göstermeliktir veya eksenden çıkma eğilimlerine verilen bir cezadır.
Asıl amaç İslam’ı bölme ve parçalamadır, kana boğmaktır, acıları belki yüz yıl sürecek savaşlarla bu coğrafyada hakım kılmaktır.
Pakistan ve Türkiye arasındaki manevi bağlar pekiştikçe İran faktörü devreye alınmaktadır.
Ambargoların kalmasının ardında yatan gerçek budur.
Yeniden şekillendirilen Ortadoğu’da Türkiye deklem dışına itilemeye çalışılmaktadır.
Oysa Türkiye bu süreçte İran’ı içine düştüğü yalnızlıktan kurtaran onun yanında olan bir ülke idi…
Ama gözü dönmüş mezhepçi yaklaşım bu durumu bile göz ardı edebiliyor, her durumda Türkiye’nin aleyhine çalışabiliyor.
Irak yönetiminin eli başına yettiği anda Türkiye’ye karşı takındığı hasmane tutumun arkasında İran vardır, Rusya vardır, batı vardır…
Asılında büyük resim çok nettir.
İslam’ın kahır çoğunluğu olan suni blok İran’la delinmeye, örselenmeye ve terbiye edilmeye çalışılmaktadır.
Bu noktada yükselen değer olan Türkiye sarıp sarmalanmaya, ateş çemberinin içersine çekilmeye çalışılmaktadır.
Kurmay zekamız bu düğümleri çözecek kapasite olduğuna şüphem yoktur.
Ülkemiz bu kan denizini en az zararla geçecek bilgi ve deneyime sahiptir.
Suriye krizi büyük resmin karalamalarıdır.
Türkiye bu noktada günü birlik değişen denklemleri çözmeye çalışırken içeride çok ağır eleştiriler alıyor.
Batının maşası terör örgütlerinin dikkatimizi dağıtma çabalarını anlarım ama içerdeki bu aymazlığı asla ve asla affedemem…
PKK bütün gücü ile ülkemizi odaklandığı büyük resimden uzaklaştırmaya çalışmaktadır.
Bunu görmek lazım ve küçük politik hesaplar yapmamak lazım…
Allah milletimizin yar ve yardımcısı olsun…
Sevgi ve saygılarımla…